AYLARDAN AĞUSTOS « Cadde News – Gündem – Dünya – Ekonomi – Spor – Teknoloji – Magazin

2 Haziran 2023 - 01:41

Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arşivcilik Bölümü mezunu. Yüksek lisansını Marmara Üniversitesi, Türk Tarihi Anabilim Dalı Yeniçağ’da tamamladı. Yakınçağ Bilim Dalında doktora eğitim aldı.

Savaş SONGUR

AYLARDAN AĞUSTOS

AYLARDAN AĞUSTOS
Son Güncelleme :

21 Ağustos 2022 - 12:08

Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nun mehter marşı şeklinde söylenen muhteşem şiirinde de ifade edildiği gibi aylardan ağustos ise Türk’ün zafer ayındasınız.

Malazgirt zaferinde henüz gün. İklim-i Rum’a gün yeni doğmuştu.  Anadolu ve Rumeli için henüz tarihi zaferler serisiniz ilki idi.

Tarihin sürekliliği içerisinde özellikle sefer organizasyonu o günün şartlarında bunu gerektirdiği için Ağustos ayı zaferin neticelendiği ay olabilir. Ancak arkasında daha büyük saik olmasa her sefer büyük bir zaferle taçlanamaz. Tarihi sürece baktığımızda her sefer önce seferden sorumlu olma tahammülünü gösterme ardından Allah için zafere erişme dürtüsü var.

Orta Asya’dan kalkıp Anadolu’ya geldiğinizde Bizans ordusunun gücü ortada idi. Ancak Cuma günü atının kuyruğunu bağlayıp zaferle şehadeti aynı kefeye koyduğunuz bir dürtü. Kurtuluş savaşında var olmakla sömürge olmak yok olmak arasındaki dürtü aynı dürtü. Aynı dürtü Süleymaniye camiini hizmete ağustos ayında açtırmıştı.

Aylardan ağustos olduğunda sadece Malazgirt değil sadece Kurtuluş Savaşı değil nice fetihler nice zaferler kazanılmış bir kaçını hatırlayalım.

Birçoklarının yaşayarak şahitlik ettiği Kıbrıs harekatında hava kuvvetleri harekatı, (1974) ardından ikinci Kıbrıs harekatı (14 Ağustos). Hatırlanacağı üzere Magosa 1571 yılında yine 6 Ağustosto feth edilmişti. Biz 6 ağustosu başkalarında Hiroşima’ya atılan bomba olarak hatırlıyoruz. Ne garip değil mi. Birinde fetih var birinde gelecek nesilleri bile öldürme var. Sonra dönüp bize laf söylüyorlar. Ama sizde diye başlıyor…

Hatırlamaya devam edelim mesela Çanakkale’de Anafartalar zaferi 10 Ağustos. Ne işi varda Milli şairimiz Akif’in deyimi ile “kimi Hindu kimi yamyam kimi bilmem ne bela” olanların Çanakkale’de.

Osmanlı Devletinin fetihlerinde Ağustos ayı çok büyük zaferlerin olduğu bir aydır. O kadar çok fetih var ki sayamazsınız.  Ama bazılarını Ağustos ayına göre sıralayalım.

Mehter marşlarında bir çok defa adına marşlar yazılan Estergon kalesinin 3 Ağustos 1545

Denizlerin fatihi Turgut Reisin Ponza zaferi 5 Ağustos 1552

Revanın fethi de Ağustos ayında.  Ehlince malum ama hatırlatalım Revan bu günkü Erivandır. İlk fetih 15 Ağustos 1538 dir. İkinci kez fetih  8 Ağustos 1633.

Şehadet için dua eden Murad Hüdüvandigarın şehadeti ve zaferi 1. Kosova zaferi 9 Ağustos 1389. Bu zafer ve şehadet tam da Rumeli’nde tarihsel anlamda gün yeniden doğumudur.

Fatih Sultan Mehmet’in Otlukbeli zaferi de 11 Ağustos 1473’tür.

Şimdilerde meşhur olan 1461 tarihi ve kavramı 15 Ağustos 1461 de Trabzon Rum imparatorluğunun sonudur.

Osmanlı’ya büyük hizmetleri geçen Köprülü Ailesinden Fazıl Mustafa Paşa 19 Ağustos 1591 de şehit düşmüştür.

Denizlerde yeni dönem 19 Ağustos 1890 Türk deniz altıncılığının başladığı gündür.

Tunus, Akdeniz’in diğer yakası, Akdeniz Türk gölü oldu cümlesinin sarf edildiği tarih 1534’un 22 ağustosudur. Ama yakın tarihimizde 22 Ağustosu biz Sakarya savaşı ile hatırlıyoruz. İyi de ediyoruz.

Mercidabık savaşı, Osmanlının Afrika, Kızıldeniz, Haremeyn bölgelerinin anahtarı 1516 yılı Ağustosunun 24’ü zaten 25’i de Halep’in fethidir. Sin Şın’a girdi ibaresi bu tarihtir.

Belgrad, (29 Ağustos 1521) Kanuni Sultan Süleyman’ın ilk fetih yadigarıdır. Ardından Mohaç (29 Ağustos 1526 ki Mohaç bir Haçlı savaşıdır.

30 Ağustos zaferi (1922) Aynı gün Kütahya’nın da kurtuluşudur. Ama Anadolu’nun kurtuluşunun gün doğumudur.

Vee Ağustos ayında unutmayacağımız husus 17 ağustos 1999 Gölcük depremi.

Aylardan Ağustos günlerden cuma dediğinizde yukarıda sayılanlar. Sadece bir anda aklımıza gelenler. Peki bütün bunlar takvim yaprağında yazılı günler iken neden önemli; cevap gayet basit ve net. Birincisi Ağustos Türk’ün zafer ayıdır bu unutulmasın. İkincisi ve esası ise tarih hırs ve hınç alma yeri değildir. Bir haz ve hız alma yeridir. Tarihten hem hazzımızı hem de hızımızı alalım.

 

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.